Fransız Jeanne Calment, 122 yıl yaşayarak en uzun süre yaşama rekorunu elinde tuttu. Ancak bazı uzmanlar insanların bundan daha uzun yaşamasının pek mümkün olmadığını düşünüyor.
Geçtiğimiz yüzyılda su arıtma ve antibiyotik gibi gelişmeler sayesinde ortalama yaşam süresi artmıştı. Bazı bilim insanları kanser ve kalp hastalıklarını tedavi edecek yeniliklerin insanların daha da uzun yaşamasını sağlayacağını umut ediyordu. Ancak yeni bir araştırma, insan ömrünün artık maksimum seviyesine yakın olduğunu gösteriyor.
Nature Aging dergisinde yayınlanan araştırma son yıllarındaki yaşam süresi artışının yavaşladığını ortaya koydu. 1990-2019 yılları arasında Fransa, İtalya, Japonya, İsveç ve İsviçre gibi en uzun süre yaşanan ülkelerde yaşam süresi beklentileri incelendi.
Araştırma, bu ülkelerde yaşam süresinin arttığını ancak artış hızının azaldığını gösterdi. Modern sağlık ve teknoloji sayesinde daha uzun yaşayan insanlar, uzun yaşamın sınırına ulaşmış olabilir.
Illinois Chicago Üniversitesi’nden Profesör S. Jay Olshansky, ortalama insan ömrünün gelecekte çok fazla artmayacağını ve maksimum ortalama yaşam süresinin 87 civarında olacağını belirtti. Maksimum yaşam süresinin kadınlar için 90, erkekler için 84 olacağını ifade eden Olshansky, bazı ülkelerin bu oranlara ulaştığını söyledi.
Modern tıbbın daha çok insanın uzun yaşamasını sağlayabileceğini ancak yaşam süresinin daha da artmasının beklenmediği vurgulandı.
Birçok bilim insanı Olshansky ile aynı görüşte. New York Albert Einstein Tıp Okulu’ndan Genetik Profesörü Jan Vijg, araştırmanın sonuçlarını gerçekçi olarak değerlendiriyor.
Ancak farklı görüşler de var. Ulusal Yaşlanma Enstitüsü Bilim Direktörü Dr. Luigi Ferrucci, önleyici sağlık uygulamalarının hastalıkları önleyerek yaşlanmayı geciktirebileceğini savunuyor.