Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in EYT yasası, Gri liste ve tasarruf açıklamaları sonrasında Ekonomist Prof. Dr. Özgür Demirtaş’tan dikkat çeken bir değerlendirme geldi. Demirtaş, altı maddelik açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
EYT Açıklaması
"Muhalefetin popülist EYT baskısı karşısında hükümet zor durumda kaldı" ifadesi kısmen doğrudur. Muhalefetin popülist talebi üzerine EYT yasası yürürlüğe girdi ve bütçeye önemli bir yük bindirdi. Ancak, EYT düzenlemesini ilk olarak gündeme getirenlerin şu anda AKP’nin ortağı olan sağcı partiler olduğunu unutmamak gerekir. Şimşek’in bu ortaklarını eleştirmemesi tutarsızdır. Ayrıca, geçmişte yapılan hataların düzeltilmesi hukuki bir zorunluluktur.
Muhalefetin popülist adım attığı iddiasına karşın, hükümetin Kur Korumalı Mevduat (KKM) uygulaması da aşırı popülist bir adım olarak değerlendirilebilir. Bu uygulama, doların sabitlenmesi için Merkez Bankası’nın milyarlarca lira para basmasına yol açtı. Hükümet, KKM popülizminin sorumluluğunu üstlenmek zorundadır.
Gri Liste
Türkiye’nin Gri listeden çıkması sevindirici bir gelişmedir. Ancak, ülkeyi Gri listeye sokanların AKP hükümetleri olduğu unutulmamalıdır. Bu nedenle, Gri listeden çıkmanın bir başarı olarak sunulması hatalıdır.
Şimşek, göreve geldiğinde ekonominin kötü durumda olduğunu vurgulamaktadır. Ancak, bu kötü durumun sorumlusu AKP’nin yanlış ekonomi politikaları olan Nas Ekonomi Modeli’dir. Demirtaş, Şimşek’in bu gerçeği açıkça dile getirmesi durumunda daha inandırıcı olacağını belirtmektedir.
Tasasruf Tedbirleri
Para politikasında bir iyileşme görülse de hükümetin tasarruf yapması gereken birçok alan mevcuttur. Emekli ve asgari ücretlilerin yükünün artırılması doğru değildir. Ekonomi Bakanlığı’nın olaylara sadece rakamlar üzerinden bakmaktan ziyade sosyal yönlerini de göz önünde bulundurması gerekir.
Ekonomi Bakanlığı’nın bir basınla ilişkiler şirketi ile anlaşma yaparak açıklamalarının daha dikkatli ve tutarlı bir şekilde yapılması önerilmektedir. Mali piyasalar, dil sürçmelerini bile affetmemektedir.
Ekonominin Sorumluluğu
Mevcut ekonomik program, dar gelirli vatandaşlara aşırı yük bindirmektedir. Bu durum kabul edilemez ve sürdürülemezdir.
Ekonominin sorunlardan kurtulması için ülkenin siyasi farklılıklarını bir kenara bırakarak ortak bir hedefe odaklanması gerekmektedir. Hükümet, krizin sorumluluğunu kabul etmeli, muhalefet ise siyasi çıkarlar gütmekten kaçınmalıdır.