Verimliliğin anahtarı belli oldu! 90 dakikanın büyüsü

Verimli Çalışma: Beynin Doğal Ritimlerini Kullanmak

İnsan zihni uzun süreli yoğun çalışmalara uygun değildir. Araştırmalar, 90 dakikadan fazla tek bir göreve odaklanmanın zihinsel yorgunluğa ve verimlilikte düşüşe yol açtığını göstermiştir.

Bu nedenle, çalışma seanslarını 60-90 dakika arasında tutmak ve her seanstan sonra kısa bir mola vermek, uzun vadede verimliliği artırır. Uzmanlar, her seansın ilk 20 dakikasında en zorlu işlerin yapılması gerektiğini önermektedir. Bu süre zarfında, beyin en taze ve odaklanmış halindedir. Sonraki 40-70 dakika, daha az çaba gerektiren görevler için ayrılmalıdır. Her seanstan sonra 10 dakikalık bir mola, beyni yeniler ve sonraki seanslara hazırlar.

Yoğun zihinsel çalışmayı günde dört saatle sınırlamak da verimliliği korumak için esastır. Çünkü daha uzun çalışma süreleri, beyne gece boyunca yeterince dinlenmesi için izin vermez ve yorgunluk bir sonraki güne taşınır.

Bununla birlikte, yaratıcı alanlar için bu katı yaklaşım uygun olmayabilir. Katı programlar, yaratıcı düşünce süreçlerini kesebilir. Yaratıcı işler için, daha esnek zaman dilimlerinin kullanılması daha verimli sonuçlar verebilir.

Beynin doğal ritimlerine uygun çalışma planları, hem bireysel hem de ekip performansını artırabilir. Bu yaklaşım, tükenmişliği önlemeye yardımcı olur ve verimliliği ile genel iş kalitesini artırmanın etkili bir yoludur.